“Gerçekleri tarih yazar; tarihi de Galatasaray.”
Milyonlarca Galatasaraylının dilindeki, gönlündeki bu dizelerin gerçekliğini görmek için kardeşim Ozan'la birlikte stadyum müzemize gittik.
Ali Sami Yen'in, Hasnun Galip'in, Abdullah Robenson'un ve nice kahramanların Galatasaray tarihi için neler ifade ettiğini yerinde görmek istedik.
Birinci Dünya Savaşı'nın en yoğun yaşandığı günlerde, Çanakkale cephesinde destan yazan kahramanların, o yıllarda yeşil sahalarda nasıl devleştiğini görmekti amacımız.
Güzel bir Cumartesi sabahı, Galatasaray Konya maçının bir gün öncesi erken saatlerde bile müzeye oldukça ilgi vardı. Biletler biletix'den 19.05 TL'ye alınabiliyor.
Müze girişi düzenli. Stadyum içerisindeki store'dan müze bölümüne servis hizmeti var.
Pazarlama güzel. Erişim kolay.
Ve işte, tarih yazan kahramanların mabedine ve hatıralarına doğru adım atıyoruz.
Girişte sizi Ali Sami Yen Bey'in balmumu heykeli selamlıyor.
Hemen karşısında, Türk spor tarihinin yüz akı iki kupa. UEFA Kupası ve Süper Kupa...Efsane kadronun isimleri hemen altta.
( Türk futbol tarihinin ilk Uefa Kupası ve Süper Kupası )
Atatürk'ün heykeli ve yanında Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulübü Başkanı Sivas Mebusu Necmittin Bey'e yazdığı mektup.
Bunca yıldır can-ı gönülden desteklediğim takımımın, CimBom'un adı aslında kuruluş esnasında Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulübü'ymüş. Tarihini bilmenin önemi bir kez çıkıyor karşıma. Şaşırdım açıkçası.
Sol tarafta duvara sıralanmış yüzlerce kupa...Bu kadar kupası olan başka takım yok. Kupa demek başarı demek. Türkiye'de en fazla Lig Kupası'nı, Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazanan, uluslararası alanda UEFA Kupa'sını ve Süper Kupa'yı kazanan tek takım Galatasaray.
Kuruluşundaki hedeflere ulaşmış Galatasaray ve tabii ki daha çok görülecek güzel gün var.
Ne diyor Ali Sami Yen Bey?: “ Bir renge, bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek” Galatasaray'ımızın kuruluş amacı. Galatasaray tarihi boyunca buna uygun davranıyor.
Hemen sağ tarafta Turgay Şeren, Coşkun Özarı ve Metin Oktay'ın orijinal formaları.
Arka tarafta onlarca kupanın arasında lig şampiyonluğu kupaları ayrı bir standda.
Bu arada iki kupa dikkatimi çekiyor: Yarım kupalar. İnanılmaz merak ediyorum. Altındaki açıklama beni hayrete düşürüyor. 1958 ve 1962 yıllarında Başbakanlık Kupası maçlarında iki takım yenişemiyor ve kupalar ikiye bölünerek her iki takıma veriliyor.
Hangi birini sayalım ki, şanlı tarihimizden...
Alman ekolünün efsane isimleri Brian Birch, Jupp Derwall, Baba Gündüz (Gündüz Kılıç ), Taçsız Kral Metin Oktay hepsi bir arada heykelleri ile selamlıyorlar taraftarı.
Gözlerim doluyor.
Taçsız Kral Metin Oktay.
Tek aşkıydı Galatasaray.
Senin gibi Cimbomluyu
Unutur mu bu taraftar...
Unutulmaz Metin Oktay. “Bizi sevenleri üzmeyelim.” diyecek kadar naif ve beyefendi bir sporcu. Ağları delen golleri atsa da mütevaziliğinden zerre kaybetmeyen bir centilmen. Fatih Terim'in futbolcu olarak takıma kazandırılmasını sağlayan müthiş bir gözlemci. Genç kızların resmini yastığını altında sakladığı bu yakışıklı adam bugün Galatasaray'ın tesislerine adını veriyor.
Müze gezisinin hemen ardından stadyum turu başlayacak.
Öncesinde 15 dakikalık duygu yüklü bir belgesel sahne alıyor. Maça çıkmak için forması eksik olan Galatasaray Mektebi Sultani'sinin kahraman evlatlarının kumaş parçalarını temin etme mücadelesinden başlayarak bugünlere gelen belgesel, genç yaşlı herkesi sarıyor.
İnsanın içinde “Her zaman her yerde en büyük Cimbom” çığlıkları atmasını tetikliyor.
Duygu yüklü belgeselin ardından stad turuna başladık. Basın toplantısı odası, soyunma odası, çıkış tüneli ve yeşil saha.
Muhteşem atmosferi çekilen fotoğraflar süsledi.
Coşkun'dan Turgay'a, Metin'den Fatih'e, Tanju'dan Bülent'e, Hagi'den Drogba'ya, bugün rakiplerini parçalayan Aslan Gomis'e Galatasaray yaşattıkları ile milyonların bazen hüznü, bazen kederi, çoğunlukla sevinci, coşkusu, gururu...
Dört sene üst üste şampiyon olduk.
Avrupa'nın kralı olduk.
Gerçekleri tarih yazar,
Tarihi de Galatasaray.
Sarı kırmızı renkleriyle sahaların Aslan'ı ezelden ebede var olsun...
Beyoğlu'nda gencecik yüreklerin yaktığı ateş, tüm dünyaya yayılsın...
Re re re, ra ra ra, Galatasaray, Galatasaray, Cim Bom Bom.
Comments